22 Ocak 2025

ALTIN MADENI VE ÇED. BU İŞ “AK PARTİLER İSTİYOR CHPLİLER KARŞI ÇIKIYOR” OLAYI DEĞİLDİR.

Bu şehirde son günlerde “Altın Madeni” için ruhsat verilen geniş alanları ve bu alanlarda arama çalışmasıyla ortaya çıkacak olan en başta su kaynakları ve kullanılacak kimyasallarla ilgili ortaya çıkacak kaygı veren olası sonuçlarının tartışmalarla meşgul.

BU İŞ; “AK PARTİLER İSTİYOR CHPLİLER KARŞI ÇIKIYOR” OLAYI DEĞİLDİR.

Ne acı ki bu tartışmalar her iki tarafta bilerek bilmeyerek ucuz siyasi çekişmelerin girdabında seyrediyor.

Bu iş siyasi bir işte değildir. Bu iş öncelikle her olumlu olumsuz görüş bilgi, belge ve önerilerin bu işe tarihe not düşerek kayda girmesi için “İLGİLİLERİ” en geniş şekilde tutarak katılımı etkin ve geniş tutarak süreci şeffaf götürmek işidir.

20 Aralık’ta Bakanlığın düzenlediği “İnceleme Ve Değerlendirme Komisyon Toplantısı” öncesinde Kırşehir valimiz Murat Sefa Demiryürek ilgili kurumlarla bir ön toplantı yapacaktır. Sayın valimizden beklentimiz hiç olmazsa belediyelerin görüşlerininde bu toplantıda kayıt altına alınarak bakanlığın kayıtlarına girmesidir. Bu durum CED sürecinin mantığının gereği olduğu gibi bir vicdan sorunudur da…

“AK PARTİLER İSTİYOR CHPLİLER KARŞI ÇIKIYOR” OLAYI HİÇ DEĞİLDİR.

Oysa konu hiçbir siyaset konusu değil çevresel, çevreyle ilgili yan etkilerin değerlendirilmesi için bir “Vicdan” sorunu olduğu kadar, öncelikle yürüyen sürecin; görüş öneri bilgi ve belgelerin ortaya konması amacıyla en geniş katılımın sağlanarak olabildiğince şeffaf götürülmesidir ki yaşanan sıkıntı tamda buradır.

“Altın Madeni” için ruhsat verilen geniş alanlar;  bin 988, bin 963 ve bin 904 olmak üzere toplam 5 bin 855 hektarlık alanı kapsıyor. ÇED kapsamına giren alan miktarı ise, toplam 2 bin 864 hektar. Yılda 3 milyon ton cevher (altın) çıkarılarak, 200 bin ton zenginleştirilmiş cevherin elde edilmesi hedefleniyor. Şirketler, bu zenginleştirilmiş cevheri yurt dışına çıkararak, külçe altın haline getirmeyi planlıyor.

Koç Holding’e bağlı Demir Export A.Ş. ile AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’nun sahibi olduğu Fernas İnşaat A.Ş‘nin ortaklığındaki Defaş Madencilik ve Sanayi Anonim Şirketi (DEFAŞ A.Ş.),. ortaklığında yürütülen altın madeni projesi, hızla hayata geçirilmeye çalışırken, TÜMAD ve Koza Altın da bölgede altın arıyor.

4000 sayfaya yakın CED Raporu yayınlandı.

Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED);çevre sorunlarının çözümüne ilişkin en önemli önleyici araçlardan biri olarak doğmuş ve tüm gelişmiş ülkelerde kabul görmüştür. Ülkemizde 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun 10. maddesinde getirilen düzenleme ile mevzuatımıza girmiştir. Bu düzenlemenin ardından 1993 yılında yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği, çevreye etkisi olabilecek projelerin faaliyete girmeden engellenmesini amaçlamıştır.

Sonuç olarak ÇED’in amacı; ekonomik ve sosyal gelişmeye engel olmaksızın, çevre değerlerini ekonomik politikalar karşısında korumak, planlanan bir faaliyetin yol açabileceği bütün olumsuz çevresel etkilerin önceden tespit edilip, gerekli tedbirlerin alınmasını sağlamaktır.

ÇED,  projelerle ilgili bütün ilgili tarafların bir araya geldiği ve görüş, kaygı ve önerilerini ortaya koyabildikleri demokratik ve şeffaf bir süreçtir. İlgili taraflar bu süreç içerisinde ortaya koydukları teknik bilgi ve görüşlerle projenin en uygun şekilde gelişimine katkı sağlarlar.

2002 yönetmeliği ile birlikte ise komisyon uygulaması yalnızca ÇED raporları için oluşturulacak olan Kapsam “Değerlendirme ve İnceleme Değerlendirme Komisyonu” şeklinde daraltılarak tamamen Bakanlık kontrolündeki bir yapıya maalesef indirgendi…

 “BİZ BÖYLE İSTİYORUZ”   ARZUSUYLA DAYATMA YANLIŞ!

Kırşehir’de son dönemde Seyfe Gölü etrafı dâhil oldukça geniş bir alanda Altın Madeni çıkarma faaliyeti Bir maden çıkarma faaliyeti söz konusu olunca. Eğer bu işe uygun ya da yapmaya talip sermaye grupları üzerinde kontrol unsuru şarttır.

Nitekim Bu CED Süreci ve yönetmeliğinin değiştirilmesiyle ; Bir kontrol unsuru olarak hukuku kullanmak ve işi uzatmak istenilmediği, bunun için siyasi erk sahibi ya da sahiplerinin tekçi bir yönetim arzusuyla karar verici olarak bütün yetkiyi tek merkezde yani kendi üstümde toplama yoluna gitme gibi bir katılımda daraltma yoluna gidilmiştir..

Bu anlamda, yeni binyılla birlikte ve özellikle 2002 Yönetmeliği sonrasında ÇED Yönetmeliği’nin temel bileşenlerini “biz böyle istiyoruz”    arzusu doğrultusunda şekillendirmeye yönelmiştir.

Buna rağmen Yönetmelikte korunan şu şekli unsurların mantığı bile maden aramanın bölgesel ekolojik doğasal toplumsal etkilerini  daha sağlıklı değerlendirerek karar vermek, bu projelerden kaynaklanabilecek çevresel etkileri net bir şekilde ortaya koyabilmesini sağlamaktır.

Bu sürecin değerlendirme sürecine tabii tutulmasında amaç;  projelerle ilgili bütün ilgili tarafların bir araya geldiği ve görüş, kaygı ve önerilerini ortaya koyabildikleri  demokratik ve şeffaf bir süreci işletmektir..

Bakanlık, komisyonun kapsam belirleme amaçlı toplantısından önce, projenin gerçekleştirileceği yerde komisyon üyelerinin ve ilgili tüm tarafların da yer aldığı HALKIN KATILIM TOPLANTISI düzenlemenin buralarda bilgi belge öneri ve görüşlerin kayda alınmasının mantığı da budur.

20/12/2024 tarihinde saat 14:00’da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısı var. Bakanlık, ilgili kurumlardan ÇED Raporuna ilişkin görüşlerini istedi.

Bakanlık, hangi kurumları ilgili kurum olarak tespit etti? Kırşehir’den hangi ilgili kurumlar komisyon üyesi ve bu toplantıya davetli? Diye bakıldığında işte tamda burada “ilgili kurumlar” yönetmelikte bile muğlak bırakıldığı için tamamen  “BAKANLIK KEYFİYETİ” ne bırakılmıştır.

Bu kurumlar, Kırşehir Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Kırşehir İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü, Kırşehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Kırşehir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Kırşehir İl Sağlık Müdürlüğü, Kırşehir İl Özel İdaresi şeklinde. Bu kurumlar Çevresel Etki Değerlendirmesine (ÇED) ilişkin İDK Toplantısında komisyon üyesi.

YEREL YÖNETİMLER KOMİSYONDA YOK(!)

20/12/2024 tarihinde Bakanlıkta yapılacak olan toplantıda; su kaynakları doğrudan etkilenen Kırşehir Belediyesi yok!  ;

Proje incelendiğinde, 4,5,9,10,11,12,13 nolu Ocak Alanları Özbağ Beldesinin, Kızılcaköy Mahallesi sınırları, yani belde belediyesi sınırları içerisinde. Özbağ Belediyesi  çağrılmadı.

3 No’lu Pasa Depolama Alanı (yani işlenmiş çöp olan atık dağları) Boztepe ilçesinin sadece 1.000 metre batısında, ilçedeki mandıralar bölgesinin 1.300 metre kuzeyinde. Boztepe Belediyesi çağrılmadı.

Bu ayrımcılık doğru değildir. Bu iş siyasi bir işte değildir. Bu iş öncelikle her olumlu olumsuz görüş bilgi, belge ve önerilerin bu işe tarihe not düşerek kayda girmesi için “İLGİLİLERİ” en geniş şekilde tutarak katılımı etkin ve geniş tutarak süreci şeffaf götürmek işidir.

 KIRŞEHİR VALİMİZ MURAT SEFA DEMİRYÜREK’E AÇIK ÇAĞRIDIR!

 20 Aralık’ta Bakanlığın düzenlediği “İnceleme ve Değerlendirme Komisyon Toplantısı” öncesinde Kırşehir valimiz Murat Sefa Demiryürek ilgili kurumlarla sanırım  bir ön toplantı yapacaktır. Sayın valimizden beklentimiz hiç olmazsa belediyelerin görüşlerininde bu toplantıda kayıt altına alınarak bakanlığın kayıtlarına girmesidir.

Bu durum CED sürecinin mantığının gereği olduğu gibi bir vicdan sorunudur da…

Nitekim iyi değerlendirilmeye alınmamış birçok maden projesi yargısal süreçlere haklı olarak takılmıştır

Erzincan İdare Mahkemesi, Anagold Madencilik ’in işlettiği Çöpler Altın Madeni’ne 2021 yılında dönemin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un verdiği “ÇED olumlu” raporunu ve ruhsatını iptal etmiş yine Ordu’nun Fatsa ilçesinde bulunan ve siyanür kullanan bir altın madeninin önce ruhsatı iptal edildi ardından ise faaliyeti durdurulmuştu.

ADNAN YILMAZ

 

 

 

 

 

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Emeğe Saygı Lütfen.