by EKİCİOĞLU, Eski Hükümet Konağı Yerine Yurt Yapılmasını Dava ederek Yürütmenin Durdurulmasını Sağlayıp İnşaata Mühür Vurdurmuştu… Şimdi de;
ÇEVRE, ŞEHİRCİLİK VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANLIĞI”NI DAVA ETTİ
Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu; “Belediye olarak DSİ tarafından Belediye şehri besleyen su kuyuların maden çıkartılacak bölgede olduğu, maden sahasının Kırşehir merkezine çok yakın olması nedeniyle olumsuz etkilerinin dikkate alınmadığı, hatta ‘Komisyona dâhil edilmedikleri’ gerekçesiyle ‘Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nı dava ederek ‘yürütmenin durdurulmasını” talep etti.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ilgili kurumlara 20 Aralık’ta Bakanlığın düzenlediği “İnceleme ve Değerlendirme Komisyon Toplantısı” na Kırşehir Belediyesi “ilgili kurum” olarak davet edilmemesi dava konusu oldu ve Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu tarafından yargısal sürece taşındı…
Maden projeleriyle ilgili olarak; “Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği”, (CED) çevreye etkisi olabilecek projelerin faaliyete girmeden engellenmesinin amaçlandığını belirten Ekicioğlu bu konuda şöyle dedi:
“ÇED’in amacı; ekonomik ve sosyal gelişmeye engel olmaksızın, çevre değerlerini ekonomik politikalar karşısında korumak, planlanan bir faaliyetin yol açabileceği bütün olumsuz çevresel etkilerin önceden tespit edilip, gerekli tedbirlerin alınmasını sağlamaktır. Böyle olunca Kırşehir Belediye Başkanlığı, özellikle şehrin su kaynakları ve başkaca nedenlerle proje değerlendirmesinde ilgili kurum olduğu halde bu komisyona dâhil edilmemiştir. Kırşehir Belediyemiz bu projeden doğrudan etkilendiği için taraftır ve ve ilgili kurum olarak değerlendirilmesi gerekirdi. Kırşehir’imize içme suyunun teminin bölgesinin ve su kaynaklarının proje sahasına yakın kuyulardan sağlandığı apaçık ortada iken, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız tarafından kurumumuzun ‘ilgili kurum’ olarak görülmesi ve komisyona dâhil edilmesi gerekmektedir. 20 Aralıkta yapılacak bu toplantıya ilgili kurum olarak görüşlerimizi bildirmek üzere çağrılmamamız ilerde telafisi güç ve İmkânsız zararlar doğuracaktır. Bu nedenle devletin resmi bir kurumu olarak çağrılmamamız ve bizce hukuka aykırı bir durumdur. Ben şehrimin geleceği adına bu mücadeleyi bırakmayacağım. Burada şehrim adına açıkça tarafım . Vaktiyle Hükümet Konağı olarak başlatılıp Yurt Binasına dönüştürülen inşaatta da bunu yaptık. Belediyemizin planlamalarını bay pas ederek yapılan bu yurt inşaatını defalarca mühürlettik. Sonuçta yeniden Hükümet Konağı olarak revize edilmesini yargının yürütmeyi durdurma kararı üzerinden sağladık. bu durum komple Kırşehir halkının kararlığı ile oldu. Burada da böyle olacak.”
GÖZLER ÖZBAĞ VE BOZTEPE BELEDİYE BAŞKANLARINDA
20 Aralık’ta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı‘nda yapılacak olan toplantıda; su kaynakları doğrudan etkilenen sadece Kırşehir Belediyesi değil Projede 4,5,9,10,11,12,13 No’lu Ocak Alanları Özbağ Beldesi, Kızılcaköy Mahallesi sınırları, yani belde belediyesi sınırları içerisinde olması nedeniyle Özbağ Belediyesi’ni de ilgilendiriyor. Yine. 3 No’lu Pasa Depolama Alanı (yani işlenmiş çöp olan atık dağları) Boztepe ilçesinin sadece 1.000 metre batısında, ilçedeki mandıralar bölgesinin 1.300 metre kuzeyinde. Toplantıya buna rağmen çağrılmayan Boztepe Belediyesi’ni de ilgilendiriyor. Bu iki Belediye Başkanlarının da 20 Aralık öncesi dava açıp açmayacakları da merak konusu.
Bilindiği gibi, “Altın Madeni” için ruhsat verilen geniş alanları ve bu alanlarda arama çalışmasıyla ortaya çıkacak olan en başta su kaynakları ve kullanılacak kimyasallarla ilgili ortaya çıkacak kaygı veren olası sonuçları Kırşehir kamuoyunda yakından izleniyor.
“Altın Madeni” için ruhsat verilen geniş alanlar; bin 988, bin 963 ve bin 904 olmak üzere toplam 5 bin 855 hektarlık alanı kapsıyor. ÇED kapsamına giren alan miktarı ise, toplam 2 bin 864 hektar. Yılda 3 milyon ton cevher (altın) çıkarılarak, 200 bin ton zenginleştirilmiş cevherin elde edilmesi hedefleniyor. Şirketler, bu zenginleştirilmiş cevheri yurt dışına çıkararak, külçe altın haline getirmeyi planlıyor.
Koç Holding’e bağlı Demir Export A.Ş. ile AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’nun sahibi olduğu Fernas İnşaat A.Ş‘nin ortaklığındaki Defaş Madencilik ve Sanayi Anonim Şirketi (DEFAŞ A.Ş.) ortaklığında yürütülen altın madeni projesi, hızla hayata geçirilmeye çalışırken, TÜMAD ve Koza Altın da bölgede altın arıyor.
Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Hüseyin Alan:
“KONTROL VE DENETLEME MEKANİZMALARI YETKİLİLER TARAFINDAN UYGULANMAMAKTA…”
“KIRŞEHİR, KAMAN, NEVŞEHİR, YOZGAT BÖLGELERİ MADEN ŞİRKETLERİNİN SALDIRISI ALTINDA…”
Konuyla yakından ilgilenen Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Hüseyin Alan’da şöyle dedi:
“Jeolojik olarak Kırşehir masifi olarak tanımladığımız birimin kenar zonlarında altın madeni keşfinin 5-6 yıl önce yapılması nedeniyle Kırşehir, Kaman, Nevşehir, Yozgat bölgeleri maden şirketlerinin saldırısı altında önümüzdeki yıllarda işletme sayısı giderek artacak. Geçtiğimiz günlerde Kırşehir Belediye Başkanımızı ziyaret edip düşüncelerimi aktardım CHP’sinin bir madencilik ve enerji politikasının olmaması en büyük handikap. Böyle olunca belediyelerde, yerel halk ve STK’larda günü birlik gelişmelere göre hareket ediyorlar. Madencilik faaliyetlerinin bilimsel ve teknik gereklilikler dikkate alınarak yapılması şarttır. Türkiye’de bu yapılmıyor. Bu nedenle madencilik politikalarını yeniden gözden geçirip, gerekli tedbirleri almamız gerekiyor. Aksi takdirde çevre felaketlerine neden olan olaylar kaçınılmazdır. Kontrol ve denetleme mekanizmaları yetkililer tarafından uygulanmamakta bu nedenle de tamamen madencilik şirketlerinin inisiyatifine bırakılan bir süreci yaşıyoruz. Onun da getirdiği sonuçlar topluma ağır bir maliyettir..”
ADNAN YILMAZ
